Internetteki arama motorlarını incelediğimizde “evde iş” kelimesinin iş ilanları içerisinde en çok aranan kelimeler listesinde başı çekenlerden olduğunu görüyoruz.
“Evde İş” arayanların çokluğu bize 4 ihtimali düşündürüyor:
* Ev bütçesine katkıda bulunmak ve ek gelir elde etmek isteyen ama dışarıda çalışma imkanı olmayan bu yüzden “evde iş” seçeneklerine yönelen ev hanımları.
* Boş zamanlarını değerlendirip para kazanmak isteyen öğrenciler.
* Ek gelir elde etmek için ikinci bir işe yönelenler ve genelde zaman serbestliğinden dolayı evde ek iş arayanlar.
* İşsiz olup ne olursa olsun kazandığım kardır diye düşünenler.
Evde İş arayan ev hanımları genelde elişine yönelik işler ararlar ama bir yandan da bu alanda çalışmak isteyen kişilerin çokluğu yüzünden iş bulmak kolay olmayabilir. Çevrenize, bağlantılarınıza haber vermek elbette önemlidir ama aramanızı internetten yapıyorsanız bu zaten alternatif yollara ihtiyaç duyduğunuzu ve mevcut kaynakların yeterli gelmediğini göstermektedir. Bu durum hakkında yapılabilecek iyileştirici bir öneri ise el işi ürünlerinizi bir blog/site açarak onun üzerinden ya da açık artırma-satış siteleri aracılığıyla satışa koymanızdır. Ama orada da rekabet sizi beklemektedir. Bu durumda farklılık yaratmanız ve kazanmak için diğerlerinin önüne geçmeniz gerekmektedir. Diğer önerimiz ise; ek iş siteleri, el işi siteleri, iş ilanları siteleri, seri ilan siteleri gibi sitelere yaptığınız/ürettiğiniz ek işler ile ilgili ilanlar bırakmanızdır. Google, Bing, Yandex gibi arama motorlarında ise ilan ararken doğru anahtar kelimeleri kullanın: “Evde iş, eve iş, ek işler, ek iş, evde çalışma, evden çalışma, ev hanımlarına evde iş, home office, home office iş, home office işler” gibi….
Evde yapılan diğer işlere ise; aşçılık, el sanatları, müzik dersleri, özel öğretmenlik, evde çocuk bakımı, grafikerlik, web tasarımı, e-ticaret, blog yazmak, başka sitelere ücretli makale yazımı, serbest yazarlık,call center-çağrı merkezi elemanı, online asistanlık, serbest müşteri temsilciliği, doğrudan satış temsilcisi gibi işler sayılabilir. Ama tıpkı el işlerine yönelik evde işler gibi bu işlerde de rekabet ön plandadır.
Fark yaratmak ile ilgili sizinle Girişimcilik Eğitimlerinde verilen ana öğütleri paylaşmak istiyorum:
* İşe ayıracağınız zaman, sermaye, bilgi ve yetenek ne kadar?
* Yaptığınız işe talep var mı? İşin beğenilmesi yetmez, satın alma isteği oluşturuyor mu, sipariş veren çok mu, ödemesi hızlı elinize geçiyor mu?
* Yaptığınız işi kimler satın alıyor, alım güçleri nasıl?
* Ne kadar zamanda ne kadar tüketilen bir ürün/hizmet sunuyorsunuz?
* İşinizden nasıl haberdar oluyorlar, kendinizi ve ürün/hizmetinizi nasıl tanıtıyorsunuz, tanıtma çabalarınız işe yarıyor mu, yaptıklarınızın satın alınması ve kar etmenizle sonuçlanıyor mu?
* Ve en önemlisi: Mevcutken talep edilen ya da satın alınmak istenen ürün/hizmet satın. Parası verilip satın alınmayan hiçbir ürün/hizmet ticari değer taşımaz, havanda su dövmüş olursunuz. Bu yüzden iyi gözlem yapın, kendinizi geliştirin, gerekliyse sunduğunuz ürün/hizmette değişiklik ya da yenileme yapın.
Son olarak “işinizde fark yaratmak” ile ilgili eski bir arkadaşımı size örnek vermek istiyorum: Kendisi bir okulda Beden Öğretmeni. Evli ve 3 çocuğu var. İşini çok seviyor ama çocukları büyüdükçe masrafları da artıyor. Bir gün konuşurken ” Bizim çocuklar gittikçe büyüyor, masrafları da artıyor iyi ki ek gelirim olan ve evden çalışabildiğim bir ek işim var” dedi. Ben de merak edip ne iş yaptığını sordum.
“Ben bir ödül yarışmacısıyım” dedi. “Nasıl yani, açıklar mısın?” dedim.
Sonra kendi işinin dışında, okumaya ve yazmaya çok düşkün olan arkadaşım anlatmaya başladı: ” Yazmayı sevdiğimi ve bol bol bir şeyler yazdığımı biliyorsun. Hikaye, öykü, deneme gibi konularda ödül veren tüm Edebiyat Yarışmaları’nı takip ediyorum ve hepsine konularına göre hazırlanıp yazılarımı gönderiyorum. Bu alanda bir sürü irili ufaklı ödülüm, mansiyonum, kazandığım paralar ve hediyeler var.” Zaman geçtikçe ve yarışmalarda deneyim kazandıkça, yazılarım da daha iyi oluyor ve yarışmalardan daha az elim boş dönüyorum.”
Bu arkadaşım geçenlerde rastladığımda bana: “Şimdilerde belgesel çekiyorum” dedi.
“Nereden aklına geldi, nasıl cesaret ettin?” diye sorduğumda yanıtladı: “Yarışmalardan birinde ödül olarak video kamera kazanmıştım. Onunla deneme çekimleri yaparken hoşuma gitti, Youtube sitesine kısa videolar koyup yayınlamaya başladım, bu arada amatör montaja merak saldım”
“Eee?”
“Videoları birileri izlemeye başladı. Ben yazları ailemle birlikte doğa gezileri yapmaya meraklıyım biliyorsun. Gittiğim her yeri çekmeye başladım. Sonra belgesellerle ilgili bazı yerlere e-postalar gönderim. You Tube videolarını da referans gösterdim. Bir tanesi projemle ilgilendi, anlaştık. Şimdi onlara belgesel yapıyorum”
“Tebrikler. Harikasın!”
İşte, Girişimci Ruh. Farklılık yaratın, talep gören veya görecek işler yapın.
Yorum Yazın