Ekonomik Kriz Nasıl Fırsata Çevrilir?

Son altı ayda, Dolar‘ın, Euro‘nun ve hatta Sterlin‘in hızla artmasından sonra, birçok ekonomi yayını ve uzman ekonomist, “ekonomik kriz“in kapıda olduğunu hatta bazıları zaten krizin içerisinde olduğumuzu belirtiyor. Her gün kapanan işyerleri, artan işsizlik insanlara güvensiz ve umutsuz hissettiriyor. Bu durum, sadece bize özgü de değil, batılı ülkeler dahil bir çok ülke ciddi ekonomik bunalımlarla boğuşuyor.

Dünyadaki tüm ekonomik dengeler ve güç odakları değişiyor. Çin dünyanın ikinci büyük ekonomisi durumuna gelmiş durumda, Hindistan da dev bir ekonomik güç olma yolunda hızla  ilerliyor. Amerika’nın Trump’ı seçmesi de büyük ihtimalle bu yüzden, Amerikalılar eski refahlarını geri istiyorlar bu kez de muhtemelen ancak milyarder bir işadamının ekonomiyi, dev bir şirketi iyi yöneten bir yönetici gibi yöneteceğini düşünmüş olabilirler. Zaten Donald Trump’ın vaatleri de genelde bu yöndeydi: Amerika’yı her yönden daha güçlü bir ülke haline getirmek. Avrupalıların, Avrupa Birliği’nin kurarak ekonomik açıdan kendilerini diğer devletlere karşı güvene almak istemesi de aynı sebepten kaynaklanıyor. Çünkü, önümüzdeki birkaç yıl içerisinde Çin ve Hindistan’ın toplam gelirlerinin, G20’yi oluşturan diğer  ülkelerin toplam gelirini geçmesi bekleniyor. Ayrıca 2020’de büyük bir küresel ekonomik krizin meydana geleceği ve bugün yaşanan ekonomik sorunların gelecekteki dev krizin sadece ayak sesleri olduğu da söyleniyor.

2008 krizinden olumsuz şekilde etkilenmiş biri olarak, bu karamsar tabloyu moralinizi bozmak için değil, aksine hem tüketici hem de girişimci olarak tedbir almak isteyenler hazırlık yapabilsin diye gösteriyorum.

Böyle bir ortamda tüketici olarak yapılacaklar genelde belli, gelirinize göre tutumlu bir şekilde yaşamak ve mevcut durumunuzu korumaya çalışmak.

Girişimciler ve işyeri sahipleri için ise, tüketiciler bu kadar eli sıkı hale gelince, mevcut durumu korumak gerçekten zorlaşıyor. 2008’den sonra kendime en çok sorduğum sorulardan biri de şuydu: Peki, krizde ne yapsam, nasıl bir yol izlesem daha iyi olurdu, ekonomik krizi o zaman nasıl atlatabilirdim? Sonuçta herkes batmıyor, hatta krizden zengin olarak çıkan insanlar, çok yükselen şirketler bile var. Ekonomik krizi fırsata çevirme yöntemleri neler? Bu sorunun cevabı sektöre göre değişkenlikler gösterse de, farklı ve yenilikçi düşüncelere açık olduğumuz sürece kendi sektörel yanıtlarımızı yakayabileceğimizi düşünüyorum. Aşağıda, bu konuda yaptığım araştırmalardan derlediğim sonuçlar yer alıyor.

Ekonomik Kriz Nasıl Fırsata Çevrilir?

• Ağlayıp sızlanarak, sürekli nedenlere kafa yorup şikayet ederek ekonomik krizi atlatamazsınız. Kendinizi hemen toparlamaya ve çözüm yollarını arayıp bulmaya bakın. Daha fazla araştırmak, daha fazla okumak, daha fazla eğitim almak, daha fazla çalışmak ve daha az uyumak ve dinlenmek zorundasınız, bunu ne kadar erken kabul edip işe koyulursanız sizin için o kadar iyi.
• “Önemli olan ne kadar geliriniz olduğu değil, o parayı nasıl harcadığınızdır“. İşinizle ilgili harcamalarınızda bazı kısıtlamalara gitmeniz doğaldır ama bu durum işinizi ilerleyemeyecek duruma getiriyorsa durup kararlarınızı bir daha düşünün.
• Krize dayanmak için ilk yapacağınız şey, mevcut büyük müşterilerinizi ve sonra diğerlerini korumaktır. Krizde paniğe kapılıp onları ihmal etmeyin aksine daha ilgili davranın ve değerli olduklarını hissetirin. Yeni müşterilerden önce, onları hala müşteri olarak elinizde tutabilmek önceliğiniz olmalıdır.
• Finansal desteğiniz veya birikiminiz ne kadar çoksa, krize dayanma ve ilerleme olanağınız o kadar artar. Çünkü birçok rakip firma, bu dönemde piyasa şartlarına dayamayıp doğal olarak eleneceklerdir.
• Tüketiciler her durumda alışveriş yapmaya devam edecekler. Sadece, finansal olarak ayakta kalabilmek için daha tutumlu ve dikkatli davranacaklar. Onlara ekonomik olarak uygun ve fonksiyonelliği biraz daha düşük ürünler veya uygun fiyatlı farklı-yenilikçi ürünler/hizmetler sunabilirsiniz. Bu konuda, direk rakibiniz olmayan ama ürün/hizmet olarak da birbirinin devamı olabilecek şirketlerle işbirliklerine gidebilir, tüketicilere indirimli/ürün hizmetler sunabilirsiniz.
• Hızlı davranan her zaman kazanır. Esnafımızın iki müthiş deyimi bunu çok güzel özetler: “Esnafın üzerine güneş doğmaz” ya da daha popüler haliyle “Erken kalkan yol alır“. Uyanık olun.
• İnsanlar kriz dönemlerinde kendilerini daha fakir ve ekonomik açıdan güvensiz hissederler. Onlara güven verici ürün-hizmet sunun. Bu dönemde müşteriyi ne kadar iyi dinler ve isteklerini anlayıp onlara sunabilirseniz o derecede avantajlı hale gelirsiniz.
• Krizlerde kiralar, ev, dükkan ve işyeri fiyatları düşer, girişimcilik artar. Dünyanın en büyük girişimcilerinin çoğu, girişimlerini kriz dönemlerinde kurmuştur. Hem düşen emlak fiyatları nedeniyle hem de inovasyon yapıp sundukları yenilikçi ürün/hizmetler nedeniyle başarılı olmuşlardır. Piyasaya, anahtar ürünler sunmak önemlidir. Kısacası, zorluklar onları daha yaratıcı olmaya, minimum maliyetle maksimum verim almak için neler yapılabileceği ile ilgili sürekli kafa yormaya itmiştir. Arkasından başarı gelmiştir.
• Emlak fiyatları sizi zorluyorsa, yeni mağaza açmak yerine bayilik/franchise vermeyi veya ürünleriniz uygunsa satmak yerine kiralama yöntemini deneyin.
• Ürün fiyatlarınızı dikkat çekici tutun, promosyonlar yapın. 1,99 TL veya 99 TL., 2 alana 3.bedava gibi…
• Bu dönemde ek iş arayışları ve freelance çalışmalar artar. Bu  durum iki tarafında kriz döneminde işine yarar. İşveren personel giderini azaltır, iş yapan da ek gelir elde eder.
• Kriz döneminde, reklam ve pazarlamanın önemi, her zamankinden daha fazla artar. Doğru pazarlama ve reklam taktikleri öne çıkar. Üstelik artık, daha ekonomik reklam ve pazarlama yöntemi olarak güçlü bir sosyal medya etkisi var, sosyal medya araçlarını ürün/hizmet tanıtımlarınızda ve şirket imajınızı pekiştirmede sonuna kadar kullanın, gerekirse bu konuda bir “sosyal medya uzmanı“ndan yardım alın.
• Kişisel çevreniz, network ortamları sunan siteler ve kurumlar, bazen krizde sandığınızdan çok daha fazla size yardımcı olabilir. Size bu fırsatı sunacak etkinliklere katılmaya çalışmanız faydalı olacaktır.
• Bazı uzmanlar, kriz nedeniyle kira ve iş gücü maliyetleri düştüğünden,  özellikle stoklu mallarda ihracat için uygun bir dönem olduğunu söylemekteler fakat bu durum hammaddenin de yurtiçinde üretildiği ve Dolar/Euro’ya bağımlı olmayan sektörler için geçerli.
• Enerji maaliyetleriniz yüksekse; temiz ve ucuz enerji için güneş enerjisine yatırım yaparak orta ve uzun vadede maliyetlerinizi azaltabilirsiniz.
• Ürün/Hizmetlerinizin faydalarını artırın, hizmetinizi eşsizleştirin ve öne çıkarın. Fiyatları düşürüp ucuzlatmak, çoğunluğun ilk yaptığı şeydir yani rekabet anlamında yine bir şey değişmez. Alıcı, zaten parası kısıtlıyken, üstelik kriz varken neden sizi seçsin? Bunun için onlara geçerli nedenler vermelisiniz.
• Tüm yumurtalarınızı aynı sepete koymayın.

*Bu yazı DMCA tarafından korumalıdır ve lisanslıdır, kaynak gösterilse dahi izinsiz kullanılamaz.